Türkiye’nin Uygur Türkleriyle ilgili endişeleri BM’de dile getirildi
Türkiye, Uygur Türkleri ve diğer Müslüman azınlıklar konusundaki ilkeli ve kararlı tutumunu BM 75.Genel Kurulu kapsamında gerçekleştirilen Sosyal, Kültürel ve İnsani İşler’den sorumlu 3. Komite toplantısında da bir kez daha ortaya koydu.
Türkiye beyanında, etnik, kültürel ve dini bağlara sahip olduğu Uygur Türklerinin haklarının korunması için tüm dünyaya çağrıda bulundu.
Son zamanlarda kamuoyuna yansıyan rapor ve haberlerde yer alan, Uygur Türkleri ve diğer Müslüman azınlıklara yönelik insan hakları uygulamalarından duyulan endişe dile getirilen beyanda, Türkiye’nin, Uygur Türkleri ve diğer Müslüman azınlıkların Çin’in eşit vatandaşları olarak barış ve huzur içinde yaşamaları; ayrıca, kültürel ve dini kimliklerine saygı gösterilmesi ve bunların garanti altına alınması yönündeki beklentisi bir kez daha güçlü bir biçimde kayda geçirildi.
Diplomatik kaynaklar, Türkiye’nin, gerek Çin’le ikili temaslarında gerek uluslararası platformlarda Uygur Türklerinin temel hak ve özgürlüklerine saygı gösterilmesi gerektiğini güçlü biçimde seslendirdiğinin altını çizdi.
“Çin şeffaf davranmalı”
Türkiye’nin ulusal beyanında, Çin’in Uygur Özerk Bölgesi’ndeki insan hakları ihlallerinin endişe kaynağı olmaya devam ettiği kaydedildi.
Beyanda, Türkiye’nin Uygur Türkleri ve diğer Müslüman azınlıkların durumuyla ilgili beklentilerini açık bir şekilde dile getiren Aksoy , “Doğu Türkistan’daki Uygur Türkleri ve diğer Müslüman azınlıkların Çin’in eşit vatandaşları olarak barış ve huzur içinde yaşamaları; ayrıca, kültürel ve dini kimliklerine saygı gösterilmesi ve bunların garanti altına alınması” olduğu vurgulandı.
Beyanda, Uygur Türkleriyle etnik, dini ve kültürel bağları olan bir ülke olarak, son zamanlarda kamuoyuna yansıyan rapor ve haberlerde Doğu Türkistan’daki Uygur Türkleri ve diğer Müslüman azınlıklara yönelik insan hakları uygulamalarının özellikle endişeye neden olduğu kaydedildi.
Öte yandan Türkiye’nin, bu meseleyi BM ve İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) gibi çeşitli uluslararası platformlarda takip ederken Çin ile ikili düzeyde doğrudan ve yapıcı diyaloğu sürdüreceği belirtildi.
Beyanda, “BM İnsan Hakları Yüksek Komiserinin, Doğu Türkistan’a, anlamlı, kapsamlı ve kısıtlama olmadan bir ziyaret düzenlemesi ve Çin’in bu konuda şeffaf davranması yönündeki beklentimizi muhafaza ediyoruz.” ifadesine yer verildi.
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Aksoy: Duyduğumuz endişe ifade edilmiştir
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hami Aksoy, Türkiye’nin, Uygur Türkleriyle etnik, kültürel ve dini bağlara sahip olduğuna işaret ederek, “Uygur Türklerinin huzur, güvenlik, refah ve mutluluğuna özel önem atfediyoruz. Uygur Türkü kardeşlerimizle ilgili gelişmeleri her zaman yakından ve büyük hassasiyetle takip ediyoruz.” ifadesini kullandı.
Çin’le yapılan ikili temaslarda ve uluslararası platformlarda, Türkiye’nin Uygur Türkleri ve diğer Müslüman azınlıkların durumuyla ilgili beklentilerini açık bir şekilde dile getirdiğini vurgulayan Aksoy, “Uygur Türklerinin ve Müslüman azınlıkların din ve inanç özgürlükleri başta olmak üzere temel hak ve özgürlüklerine saygı gösterilmesi gerektiğini sürekli olarak gündemde tutuyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.