BM, Çin’deki Uygur Soykırımı Konusunda Eylemsizliğe Devam Ediyor
Zulümlere ilişkin artan kanıtlara rağmen, Birleşmiş Milletler’in tepkisi ne yazık ki yetersiz kalıyor. Uygur grupları yıllardır BM’yi kararlı adım atmaya çağırıyordu. Ancak Cuma günü, BM yetkilileri, Çin hükümetinin Uygur topraklarındaki ciddi insan hakları ihlallerine çözüm bulmak için çok az şey yaptıkları yönündeki suçlamaları reddetti. Bu yalanlama, önde gelen kampanyacıların daha sağlam önlemler talep etmesinden yalnızca bir gün sonra geldi.
Perşembe günü çeşitli hak grupları, BM insan hakları şefi Volker Türk’ü, Uygurlara ve diğer Müslüman azınlıklara yönelik ihlalleri detaylandıran patlayıcı 2022 raporuna göre harekete geçmeye çağırdı. Turk’ün selefi Michelle Bachelet’in İnsan Hakları Yüksek Komiseri olarak yazdığı rapor, Uygur anavatanı olan resmi olarak Sincan’daki olası “insanlığa karşı suçları” vurguladı. Uygurlara ve diğer Müslüman gruplara karşı yaygın işkence, keyfi gözaltı ve dini ve üreme haklarının ihlal edildiğine dair “inandırıcı” iddialar içeriyordu; Çin’in şiddetle reddettiği iddialar.
Cuma günü İnsan Hakları İzleme Örgütü, Uluslararası Af Örgütü, Uluslararası İnsan Hakları Servisi ve Dünya Uygur Kongresi ortak bir eylem çağrısı yayınladı. Yüksek Komiserin belgelenen vahşet suçlarını takip etmek için kamuoyuna bilgi vermemesinin, mağdurlar ve hayatta kalanlar tarafından makamına duyulan güveni zedeleme riski taşıdığı konusunda uyardılar.
Bu iddialara yanıt veren BM İnsan Hakları Ofisi sözcüsü, Uygurlarla ilgili endişeleri, özellikle de Uygurların karşılaştığı keyfi gözaltılar, zorla kaybetmeler ve din ve etnik kökene dayalı ayrımcılıkla ilgili raporları kabul etti. AFP’ye konuşan Liz Throssell, UNHCHR’nin raporun takibi de dahil olmak üzere bir dizi insan hakları konusunda Çin’le temas halinde olduğunu belirtti. Yakın tarihli bir ziyaret sırasında yetkililer, ulusal güvenlik ve terörle mücadele yasalarının, aile ayrılığının ve kayıp kişiler üzerindeki şeffaflık eksikliğinin olumsuz etkilerini vurgulayarak Çin’i uluslararası hukuka uymaya çağırdı.
Bachelet’in raporu Çinli yetkilileri kadınları zorla kısırlaştırma, toplu gözaltı ve zorla çalıştırma dahil olmak üzere hak ihlalleriyle suçladı. Pekin, aşırıcılığa karşı koyma ve eğitim seviyelerini iyileştirme aracı olarak sözde “mesleki eğitim merkezleri” ağını savunarak yaklaşımının terörle mücadele için gerekli olduğunu savunuyor.
